3. GÜN | NEREDESİN BERNADETTE (WHERE'D YOU GO, BERNADETTE) by MARIA SEMPLE | YORUM


Biliyorum daha dün görüşmüştük ama sevgili Tuğcenin Kitaplığı biraz rahatsız olunca ben de onun yerini devraldım :)

Dün sizlerle kitabımızın Ön Okuma ve Kitap Videosu'nu paylaşmıştım. (Buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz...) Bugün ise sizlerle kitap hakkındaki yorumumu paylaşcağız. Ama önce isterseniz tur takvimimize bir göz atalım ;) Bu arada en sondaki rafflecopterla çekilişimize katılmayı unutmayınız :)


Tur Takvimimiz:

11 Mayıs 2013

Alıntılar 2: Yorum Durağım




12 Mayıs 2013

Yayınevinden: Kitap Avcısı




"Neredesin Bernadette?" belki de okuduğum kitaplar arasında yazılış-anlatım şekli bakımından en değişik kitaptı. Okurken ilk başta bir şaşkınlık ve "hep böyle mi, yoksa başlara özgü bir durum mu" desem de hep böyle devam ettiğini gördüm. Bu beni sonuna kadar şaşırtmaya devam etti ama tekniğe uyum sağladıktan sonra okumak keyifli ve eğlenceli bir hal aldı. Gerisi de bu eğlenceli, traji-komik ve merak edici hikayenin sonunu görme isteğiyle bitti :) Tabi sadece bu kadar değil ama onları da yazının ilerisinde öğrenelim isterseniz ;)

Kitabımız tam olarak 7 kısımdan-bölümden oluşuyor. Ve her birinin başlığı oldukça eğlenceli :) Bizi aradığımız karakter Bernadette'nin kızı Bee'nin başarılı ve ne kadar zeki olduğunu gösteren notlarıyla karşılıyor. Daha sonrasında kısa bir Bee'nin bakış açısıyla olaylara baktıktan sonra kendine has yöntemiyle ve çoklu anlatımla olaylar devam ediyor.

İlk başlarda okurken dediğim gibi alışmak zaman aldı ama sonrasında bu şekilde anlatılmasını hoş buldum. Hatta bana yer yer sanki Desperate Housewife dizisini izliyormuşum havası verdi. Ki bu da şaşırtıcı değildi, çünkü yazarımız tam da bu tarz dizilerin senaryolarında çalışmış biri :) Belki bundan belki de kitabın tarzından olsa gerek oldukça akıcı ve hızlı bir şekilde, sadece bir günde bitti. Okurken yer yer güldüm ve Bernadette'nin aslında niye bu kadar garip olduğunu, çektiklerini ve daha fazlasını aşama aşama gördüm. Ki yazar bu kısımda gerçekten çok iyi bir şekilde vermişti. Tamam, kabul, bazen çenesi çok düşmüş Bernadette'nin -diğerlerini katmayalım bile- ve yazdıklarını okurken fenalık basmıyor değil ama neden o şekilde olduğunu öğrendikten sonra da ona kızamıyorsunuz... Ve tam da artık yaşadıklarına isyan ettiğinizde de -şaşırtıcı ama gerçek- yazarımız bize istediğimizi veriyor ve Bernedette'yi eskisi gibi buluyoruz. Eskisi gibi bulmasına buluyoruz ama bu sefer de kimse eskisi gibi olmuyor...

Kitabı rahat okunması, bir günde bitmesi ve yazarın farklı tarzı yüzünden sevsem de bazı şeyler okurken oldukça fazla canımı sıkmadı değil. Bunlardan biri, ki en başta gelen, yetersiz sonuydu. Sen o kadar şeye katlan, o kadar kötü şey yaşa ama sonunda o kocan olacak sinirden öte öldürülesi adamı tüm yaptıklarına ve çizgiyi aştığı sınırla kabul et. Tabi son bu kadarla kalsa iyi. Beni en çileden çıkaran kısmı ise bizi tam da merak ve "sonrasında ne olacak?" diye aç bir şekilde beklediğimiz anda pat! diye sorularımızın cevabını zerre alamadan ortada bırakması oldu. Üstelik devam kitabı da yok! Ve ben devamında ne olacağını, Bernadette'nin herkese hak ettiğini verip vermediğini merak ediyorum hala?? :( Üstelik bunları hatırladıkça kitaba pis bir bakış atmadığımı söyleyemem. 

Kitabımız ilk başlar karakterleri yazışmaları ve Bee'nin gözünden anlatımıyla tanımakla geçerken, daha sonra yavaş yavaş iplerin kopmaya başladığı kısımlara geliyor. Bu kısımların ani mi yoksa tam dozunda bir hızla mı geçildiğine tam emin olamasam da sürüklediği kesin. Daha sonrasında ise Bernadette'nin geçmişinden niye kaçtığını ve yaşadıklarını öğreniyor, adeta ayrı bir kişilik olan Bernadette'yi tanıyoruz. Ama bu bizi çok şaşırtmıyor çünkü yazar bunun sinyallerini bize ufaktan ufaktan veriyor ama yine de bu kadarını beklediğinizi pek de sanmıyorum ;) Tam biz her şeyi öğrendik derken de yazarımız asıl maceraya giriyor. Ki zaten sevmediğim ve gözümü zerre tutmayan kocası beni haklı çıkarırcasına ondan nefret etmemi sağlıyor ve hayatı bir anda sevgili Bernadette'ye zindan ediyor. Kızımız biraz şansının yardımı, biraz da -bu konuda hala şaşkınım ama yazarın bunu yapmasını oldukça beğendim- düşmanı olan ama şaşırtıcı bir şekilde aniden değişim geçiren komşunun yardımıyla bu esaretten kurtuluyor. Bundan sonrasında ise ondan haber alamıyoruz. Daha sonrasında geride kalanların yaşadıklarını ve kızımız Bee'nin annesini aramasını okuyoruz. Böylece kitabımız Bee'nin odağından bize tekrar tekrar şu soruyu sorduruyor: "Neredesin Bernadette?"

Kitabı okurken eğlendim, zevk aldım ve açıkçası uzun süreden sonra farklılığının getirdiği soluğu da sevdim. Ama yine de bana eksik hisettirdiği ve okurken -özellikle de sonu- çıldırttığı yerler de boldu. Sanırım bu nedenle benim için nötr tarzdayım dediğim kitaplardan olabilirdi, ama onu diğerlerinden bir tık öne koyan anlatımındaki-tarzındaki farklılığı oldu bence :)

Bu blogturdaki görüşmemizin sonuna geldik.
Bir dahaki buluşmaya kadar kendinize iyi bakın ;)
Keyifli okumalar ve teşekkürler :)

Yorum Gönder