YAZ KILICI (The SWORD of SUMMER) by RICK RIORDAN | YORUM


Tanıtım:
MAGNUS CHASE’in başına o güne dek yeterince iş açılmıştı.
İki yıl önce annesinin kendisine kaçmasını söylediği o korkunç geceden beri Boston’da sokaklarda yaşıyor, polisten ve sosyal hizmetlerden yalnızca kafasını kullanarak kurtuluyordu.
Magnus bir gün peşine bir başkasının düştüğünü öğrendi:
Annesinin kendisini tembihleyerek uzak durmasını söylediği dayısı
Randolph. Ancak Magnus, dayısından kaçmak isterken onun avucunun
içine düşüverdi. Randolph ise İskandinav tarihiyle ilgili bir şeyler geveleyip Magnus’a bir yerlerde doğuştan hak ettiği bir şey olduğunu söyledi:

Binlerce yıldır kayıp olan bir silah.
Randolph konuştukça eksik parçalar bir bir tamamlandı.
Asgard tanrıları, kurtlar ve Kıyamet Günü hakkındaki efsaneler Magnus’un hafızasında yeniden şekillendi. Ancak fazla vakti yoktu, çünkü o an bir ateş devi Boston’a saldırmakta ve Magnus’a kendi güvenliği ile binlerce masum insanın yaşamı arasında bir seçim yapmaya zorlamaktaydı…

Bazen yeni bir yaşama başlamanın tek yolu, ölmektir.


Yazarımızın diğer serisi ve yorumları için:



 

Magnus Chase ve Asgard Tanrıları serisinin ilk kitabıdır.
Dikkat, bu mitoloji fena çarpabilir.
Karakterimiz de öyle ;)

Kitabımız hakkında hala bile ne yazsam ne desem, sevdim mi sevmedim mi, aradığımı buldum mu bulamadım mı, ne arıyordum gibi sorunlar yaşıyorum. Üstelik üzerinden yarım gün/bir gün geçmesine rağmen! O.O Ve sanırım uzun bir süre de kendime bu soruları soracağım, o nedenle hazır bilgilerim tazeyken içimdekileri dökeyim dedim. Hem belli mi olur, yazarken belki kitabımız hakkında ne karar vereceğime de bakarım ;) Yine de şu yazı içinde, şimdi ya da sonra, kesin olan bir şey var ki serimizin devamını ne olursa olsun okuyacağım. Çünkülerine gelince... onlara da yazımızın devamında değiniriz ^^ Bir de şunu da söylemem gerekir sanırım, kitabımız aslında işlediği mitoloji için gerçekten de iyiydi, tarafsız bir şekilde bakarsak. Sorun mitolojinin bana uyup uymadığı konusu. Yoksa gerçekten de iyi bir Norveç, Asgard ya da doğru kullanımı hangisiyse, mitolojisi okuduk. Ama dediğim gibi ben bana uyup uymadığı konusunda sorun yaşıyorum, bu nedenle en iyisi incelememize dönmek ve kararı incelerken vermek :)

Derin bir nefes alalım ve kitabımızın konusuyla yorumumuza başlayalım:

MUCİZE (WONDER) by R. J. PALACIO


Tanıtım:
Kaderinde Sıradışı Olmak Varsa Sıradan Kalamazsın…

Merhaba, adım August. Size nasıl göründüğümü anlatmayacağım. Aklınıza ne geliyorsa muhtemelen ondan daha kötü görünüyorumdur.

August (Auggie) Pullman yüzünde fiziksel bir bozuklukla doğduğu için, normal bir okula gidemiyordu… şimdiye kadar. Yakında Beecher Ortaokulu'nda beşinci sınıfa başlayacak ve ömrünüzde bir kere bile "yeni çocuk" olduysanız, bunun ne kadar zorlu olduğunu tahmin edebilirsiniz. Dondurma yemek ve Xbox'ında oyun oynamak gibi sıradan şeyleri seven Auggie aslında sadece sıradışı yüzü olan, sıradan bir çocuk. Peki, yeni sınıf arkadaşlarını, görünüşünün ardında kendisinin de onlar gibi olduğuna ikna edebilecek mi?

*****

Muhteşemdi, kesinlikle ve tek kelimeyle muhteşemdi! <3 Eğer bir yerde gözünüze çarptıysa, elinizdeyse ya da alıp almamak konusunda herhangi bir tereddütünüz varsa hiç tereddüt etmeden alın ve bir an önce okuyun. Çünkü bu kitap kesinlikle her yaştan herkesin muhakkak okuması gereken büyüleyici ve aldığı ödüllerin de övgülerin de hepsinin hakkını sonuna kadar veren eşsiz bir kitap. Gerçekten de muhteşemdi, daha en başlardan kitaba hayran kaldım ve okudukça da bayıldım *.* Senenin sonuna geldim ama bu sene okuduğum hatta hayatım boyunca okuduğum en iyi kitaplar arasında en başları zorlayacak kadar iyi olduğunu gözümü kırpmadan söyleyebilir ve herkese önerebilirim. Muhteşemdi, muhteşem!

Kendimi biraz sakinleştirmek için gelin kitabımızın konusuna bakalım. Daha sonrasında da birlikte detaylıca inceleyelim:

THE ORIGINALS: YÜKSELİŞ by JULIE PLEC | KARŞILAŞTIRMA


Herkese haftanın ilk gününden merhabalar :)

Dün sizlerle kitabımızın yorumunu paylaşmıştım. Bugün de sizlerle Kökenlerimizin kitap ve dizideki hallerinin karşılaştırmasını yapacağım. Daha doğrusu geçmiş ve gelecek hallerine bakacak ve ne kadar olgunlaştıklarını hep beraber göreceğiz ;) Unutmadan, postumuzun sonundaki rafflecopter sayesinde kitabımızın çekilişine katılmayı unutmayınız. Herkese bol şans ^^


 


Yukarıdaki linkler sayesinde kitabımızın ve yazarımızın tanıtımına, kitabımız hakkındaki yorumuma, son olarak da dizimiz hakkındaki incelememe ulaşabilirsiniz :)

Hazırsanız yolculuğumuz başlıyor:

THE ORIGINALS: YÜKSELİŞ by JULIE PLEC | YORUM


Herkese keyifli pazarlar :)

Bugün sizlerle konuk olduğum Kitap Canavarları ile Blog Turları  aracılığıyla The Originals: Yükseliş by Julie Plec  kitabımızın yorumunu paylaşacağım. Ama öncesinde isterseniz kitabımızın ve yazarımızın tanıtımına aşağıdaki linklerden ulaşabilirsiniz. Ayrıca turun bügünkü diğer ev sahibesine yine aşağıdaki linkten ulaşarak ön okumamızı okuyabilirsiniz :D Yorumumuza geçmeden önce, postumuzun sonundaki rafflecopter aracılığıyla kitabımızın çekilişine katılmayı unutmayın lütfen ;) Ve şansınızı arttırmak için Kitap Canavarları  'nın facebook ve instagram sayfalarındaki çekilişlere de katılmayı unutmayın! :)





Öncelikle sizi kitabımızın yazarının aslen senarist olduğu konusunda uyarmam gerek, ondan sonra da Kökenlerimizi eğer Vampir Günlükleri  ya da aynı adlı diziden tanımıyorsanız bol entrika ve karmaşaya hazır olmanız konusunda... Zira kitabımız tam da yazarımızı tanıyanların bekleyeceği gibiydi. Tamam, tam da kısmı az birazcıcık abartı olabilir, zira işlediği dönem daha Kalus'mun hayattan yediği tokatların birikip onu görkemli yaptığı yıllar değil. Hayır! Birazcık daha toy olduğu dönemler gibiydi sanki ama yine de muhteşemdi. O halde bile kendi olmaktan vazgeçemedi ve yine ortalığı birbirine katarak taş üstünde taş koymadı biricik hybrid Köken'm <3 Ki kitabın son kısmını da düşünürsek olanlar olacakların habercisiydi sadece. Çünkü Klaus'm her çöküşünden sonra daha da görkemli olduğundan bir sonraki kitabımızı okumak için oldukça merak duyuyorum *.* Ki kardeşlerinin durumları da hesaba katılırsa bunda yalnız da olmayacak ;)

Şimdi bir soluklanalım ve kitabımızın konusuna bakalım:

KONUŞ BENİMLE (SPEAK) by LAURIE HALSE ANDERSON | TANITIM ve ÖN OKUMA

Herkese merhabalar :)

Bugün sizlerle Go Kitap!  'tan çıkacak ve başrolünde Kristen Stewart'ın oynadığı aynı adlı 2004 yapımı filmin kitabını tanıtacağım. Şunu eklemem gerekir ki, film gerçekten de acı ve hassas bir konuyu oldukça iyi işlemişti -hem de o başrolün oyunculuğuna rağmen. Bu nedenle hala bile aklımdan çıkmaz :( 

Sizlerle kitabımızın önce konusunu, daha sonrasında yazarımızın tanıtımını ve son olarak da kitabımızın ön okumasını paylaşacağım ;)

Hazırsanız başlayalım:

GİTTİM GÖRDÜM: 2015 TÜYAP KİTAP FUARI

Herkese merhabalar :)

Bu yıl aslında yorgunluğumdan mı yoksa kendime hala gelememden mi olsa gerek Tüyap yazısı yazmak istemedim ilk başta. Hatta dün bilgisayar başına oturunca da, amaaan... sonra yazarım dedim ama sabah kalkınca da, geciktirmenin bir anlamı yok, diyerek yazmaya karar verdim ^^ Verdim ama ne anlatacağımın ya da nasıl geçtiğinin hala çok da farkında değilim :D Tabi ki muhteşem bir fuar geçirdim yine, tek sorun saatlerin nasıl aktığının ve o iki günümün nasıl da hemen geçip gittiğinin farkında olamamdı. Hala bile düşününce adeta hafıza kaybı gibi yaşıyorum olayları, o kadar kendimi kaybettim O.O 

En iyisi anlatmaya baştan başlamak:

OLİMPOS'UN KANI (The BLOOD of OLYMPUS) by RICK RIORDAN | OLİMPOS KAHRAMANLARI SERİSİ 5


Tanıtım:
Nico di Angelo onları uyarmıştı: Hades'in Evi en kötü anılarınıuyandıracak, hayaletlerini huzursuz kılacaktı… Nitekim şimdiher biri zor durumda. Teker teker korkularıyla yüzleşmektenbaşka çareleri yok. Jason, küçükken onu terk eden annesinin hayaletiyle karşıkarşıya. Bir lider olarak gücünü nasıl kanıtlayacağını bilmese de,annesinin yaptığı gibi sözünden vazgeçecek değil. Nico, bir kez daha Reyna ve Koç Hedge ile gölge yolculuğuyaparsa hayalete dönüşebilir. Yine de bu karar, kehanetinbelirttiği gibi başka birisinin hayatını kaybetmesini engelleyebilir. Athena Parthenos'u, savaş patlak vermeden Melez Kampı'nagötürmeye çalışan Reyna'nın peşinde zalim bir avcı var. Korkularını yenmeye çalışan Piper, üzerine düşeni yapmak içinhazır. Leo ise planının işe yaramamasından ve arkadaşlarınınişine karışmasından endişe duyuyor. Oysa hepsi biliyor ki, Toprak Ana'yı alt etmek için içlerinden biri ölmeli…

Rick Riordan, çok satan Olimpos Kahramanları serisinin sonkitabında, melezlerin hafızalara kazınan macerasını noktalıyor. Kahramanlar, tanrılar ve canavarların tek tek sahneye çıktığı Olimpos'un Kanı'nda heyecan doruğa tırmanıyor!






Ait olduğu serinin final kitabıdır.
Bolca hüzün ve karmaşık duygular barındırır T.T

Bir insan hiç mi öncesinden ders almaz? Ya da hiç mi acıma duygusu olmaz? Yazarım, bir önceki kitabın yorumunda önsöz için dediklerim için ben de üzgünüm, çünkü ne dediysem az demişim! -_- Sen nasıl bir insansın ya, nasıl bir troll yaşıyor içinde de utanmadan bu önsözü yazabildin?! Damn, hele o kitabın sonu? Are you kidding me? O.O Sen normal bir kitap sonu yazmıyorsun, bir serinin final sonunu yazıyorsun, nasıl o şekilde ucunu açık ve kitabı tamamlanmamış bırakabilirsin?!!! Ahhh, bir şeyleri fırlatmak, kırmak ve sonra oturup hüngür hüngür ağlamak istiyorum T.T Bu kitap tüm bünyemi altüst etti, yetmedi yaşama sevincimi emdi ve şimdi de içi boş bir kabuk olarak bıraktı. Yazar yine yapacağını kendini hiç tutmadan, sonuna kadar keyif alarak ve bizlere zerre acımadan yapmış. Sonunda da ortaya muhteşem/felaket bir final kitabı çıkarmış. Bize de okuyup okuyup göğsümüzdeki boşlukla ve karmaşık duygularla Apollon'un kitabının çıkmasını beklemek kaldı. Ki onda bile bizimkilerin olup olmayacağı meçhul ya, neyse :( 

Karmaşık duygularım ve ben bir süre kendimizi dizginliyor, biraz da kitabımızın konusundan bahsetmeye başlıyoruz: