IDOL by KRISTEN CALLIHAN | VIP #1

Herkese güzel bir akşamdan merhabalar :)

Dün uzun bir aradan sonra sizlerle yorum paylaşmışken ve yorumlama isteğim tekrar gelmişken arayı uzatmayayım ve mümkünse her güne bir yorum girmeye çalışayım dedim ^^ Aslında şimdi ve daha sonrasında yorumunu gireceğim birkaç kitaba bakarak hep aynı türde okuduğumu düşünebilirsiniz, doğal olarak. Ama inanın arada tonla yeni tür kitaplar da denedim. Sadece bana uygun değillerdi :( Sıradaki kitabımız da aslında müzik kategorisinde gözükse de harmanlandığı hikaye onu aynı zamanda oldukça hoş bir aşk hikayesi de yapıyıor *.* Ki ben bu durumu oldukça sevdim! Eğer fırsatını bulursanız siz de muhakkak okuyun :)

Şimdi, hazırsanız, kitabımızın yorumuna başlayalım:



Kitabımız kesinlikle kendi türünde okuduğum, açık ara, en iyi kitaplardan biriydi *.* Gerek göndermeleri, gerek dialogları, gerek hikaye gelişimi gerekse de konusu olsun bence oldukça güzel bir kitaptı. Ve her saniyesinden hem zevk aldım hem bitmesin diye dua ettim hem de bir yandan olabildiğince hızla sayfaları çevirmeye devam ettim. Gerçekten de son derece akıcı ve kendi türünün iyi örneklerinden biriydi kitabımız. Hele de kitabımıza olabilecek en tatlı şekilde veda edip yanında da serinin devam kitabının kısa bir bölümünü okumak?! Kesinlikle aşktı ya <3 Eğer bu türe meraklıysanız muhakkak okumanızı tavsiye ederim, herkesin seveceğine inandığım bir kitap kesinlikle ;)

Peki, kitabımızdan bu kadar bahsetmek yeter. Gelin hep beraber bir kitabımızın konusuna göz atalım... Kitabımız dünyaca ünlü müzik grubu'nun gitaristi ve solisti olan Killan James'in bir sözüyle sizi karşılıyor. Daha sonrasında ise geçmişteki bir konser anısıyla ve kızımızın gelecekteki bir röportajıyla başlıyor. Sonrasında ise günümüz zamanında, kızımız Libby'nin gecenin bir yarısında çimlerinde yakaladığı sarhoş bir serseriyle ilk bölüme adım atıyor. Aslında serseri demek doğru olmaz, zira grup olarak yaşadıklarından sonra inzivaya çekilip de müzikle ilişkisini kesen yakışıklımız bu sürede sarhoş bir serseriye dönse de bu onun hala dünyaca ünlü bir yıldız olduğunu ve kızımızın da kendi sorunları sebebiyle dış dünyadan koptuğundan onu tanımadığı gerçeğini değiştirmiyor. Ve işte tam da bu nedenle hikayemiz oldukça güzel, zira kızımız dış dünyadan kendini soyutlasa da öyle aptal ya da kendini koruyamayan biri değil. Aksine sarhoş bir şekilde Harley'ini evine sürüp de kaza yapan Killian'ın o gece canına okuyor ve iyi tarafı baskın gelip de yakışıklımızı uyuması için evine alsa da tanıştıklarından beri uzunca bir süre canına okumaya devam da ediyor ;) Ki bence kitabımızın en güzel kısımları tam da ikisinin tüm dünyadan uzakta, ünlü olmanın getirdikleri dışında, birbirlerini etiket olarak değil de kişi olarak gördükleri yerlerdi. Ve açıkçası bu kısımların kitapta oldukça büyük bir yer kaplamasına şaşırdım. Yanlış anlaşılmasın, kesinlikle böyle olmasından bir şikayetim yok! Sadece, diğer bu türdeki kitaplara bakarsak, bu kadar uzun bir süre müzik dünyasından ve müzikten uzakta kalarak karakterlerimizin aşk hikayesini okumak şaşırttı. Ama bu mutlu günlerin ardından yaşananları okuduktan sonra da aslında yazarın bize sonrasında olucaklar konusunda rüşvet verdiğini anlayabiliyorsunuz. Ve o yerleri kitabın sonuna kadar hatırlayıp hatırlayıp özleyeceğinizden aslında işe yarıyor da. Yani yazarımız uzunca bir süre bize çiftimiz ve onların aşklarının gelişmesini okuturken bir yandan da ikilimizin müzik dünyasına nasıl birlikte girecekleri konusunda hazırlıyor. Ve sonrasında da her aşık çiftin başına gelen o talihsizliklerle sınıyor, daha doğrusu her aşık ünlü çiftin başına gelen talihsizlikler: Şöhret, paparazzi, grup baskısı ve insanlar... Kısacası başta bizi sıcacık aşklarıyla karşılayan çiftimiz bir süre sonra tüm bunların baskısıyla ilişkilerini uzaktan yürütmek zorunda kalıyor ve yanlış bir adımla da tüm dünyanın gözleri onlara çevriliyor. Peki sizce bu yanlış adım uzunca bir süre aşklarını okuduğumuz ve hayran kaldığımız çiftimizi ayırmaya yeter mi? Yoksa her şey bir yanlış anlaşılmadan mı ibaret? Peki ya tüm dünyanın da o şekilde anlaması? Hele de Jax'ın başına gelenler ve yaptıklarından sonra? Hem kızımız ve onun müzik kariyeri ne olacak? Aşk mı üstün gelecek yoksa uzun süredir elde etmek istediğinin fırsatını bulmak mı? Hepsi ve çok daha fazlasıyla süslenmiş kitabımızı muhakkak okumanızı öneririm :)

Kitabımız boyunca, çiftimizin arasındaki o hoş aşk hikayesi dışında, açıkçası yazarımızın müzik bilgisini karakterlerimiz üzerinden göstermesini ve hikayeye oldukça iyi bir şekilde katarak türünün diğer birçoğunun aksine bu türe gerçekten ait olduğunu gözümüze sokmasına bayıldım *.* Özellikle de çiftimizin bir ara ellerinde gitarlarıyla karşılıklı şarkı söylemeleri ve kızımızın koleksiyonlarına baktıkları o an... Kesinlikle muhteşemdi! Bunlar dışında kitap boyunca, Jax hariç -_-, grup üyeleri ve kızımın etkileşimini okumak, Killian'ın kuzeniyle tanışmak, kızımızın bu yeni dünyayı keşfetmesini ve bir karar vermesini görmek, hele de Killian'ın tüm aşkına rağmen onun özgür olması için uğraşması... Sayamayacağım kadar güzellikler barındırıyordu. Ama yorumu bitirmeden önce değinmek istediğim şey kesinlikle grubumuzun dünyaca ünlü menejeri ve Killian'ın dostu Scottie. Çünkü kitabımızın sonunda yer alan, bizi oldukça güldüren, kızımız Sophie ve Scottie'nin birkaç sayfalık konuşmalarından sonra "keşke devam kitabı elimde olsaydı" demekten kendinizi alamıyorsunuz ;) Bu arada Scottie'nin İngiliz olduğunu, o ölünesi aksana sahip olduğunu ve David Gandy'e benzediğini söylemiş miydim? *.* Hayır mı? O.O Muhtemelen kendime saklamak istememden kaynaklanıyor olabilir ^^ Ama bir konuda uyarayım, asla ona kime benzediğini söylemeyin, tüm o sert yapısının altında oldukça eğlenceli birini hapsetse de sanırım sinirine dokunan o düğme bu iki sihirli kelime, o nedenle dikkatli olun!

Bir sonraki yorumumuza kadar kendinize ve kitaplarınıza iyi bakmayı unutmayın, görüşmek üzere...

Yorum Gönder