PARANORMAL (PARANORMALCY) by KİERSTEN WHİTE
Etiketler:
kitap,
Paranormal - Kiersten White
Tanıtımı:
Çeviri: Barış Emre Alkım
Normallik de bir yere kadar…
Evie her zaman normal, sıradan bir
genç kız olduğunu düşünmüştür. Gerçi
Uluslararası Paranormal Tecrit Ajansı için
doğaüstü yaratık avlıyor, en yakın arkadaşı bir
denizkızı, eski erkek arkadaşı doğaüstü bir yaratık,
şimdi bir biçim değiştirene aşık olmak üzere ve
yeryüzünde paranormal yaratıkların o büyüleyici
dış görünüşlerinin arkasında yatan bütün çirkinlikleri
görme yeteneğine sahip nadir insanlardan biri ama...
Olsun, o normal bir genç kız olduğunu düşünüyor.Ancak Evie şimdi tüm paranormal yaratıkların yok oluşunu haber veren korkutucu bir kehanetin tam ortasında yer alıyor. Ve tüm paranormallerin kaderi onun elinde. Biiip!
Spoiler içerir benden söylemesi
sonra sızlanmayın!!!
Daha ilk
sayfalardan güldürmeye başlıyor. Gerçekten komik bir kitaptı. Kız desen hem
bencil hem salak ama olsun bolca güldürüyor bence.
Kitap kızımızın
bir vampiri UPTA adı verilen ve tüm paranormal yaratıkları toplayan, insanlar
için onları kontrol altına alan ve daha bir sürü faso fiso yapan bir yer için
yakalamasıyla başlıyor. Ahhh gitti yakışıklı vampirim diye düşünmeyin sakın.
Zira bu kitap evrenindeki paranormallerin bir çoğu öcü böcü, çirkin ve sizi
öldürmek isteyen canavarlar. Mesela olmassa olmazımız vampirlerin sihirli
kılıklarının altında zombilerden daha çirkin –zannımca- bir ceset olması gibi.
Peki biz nerden biliyoruz bu sihirli kılıkların altını derseniz çok basit.
Bizim deli kız Evie tüm paranormallerin sihirsiz gerçek halini görüyor.
Eğlenceli di mi? Ama daha da eğlencelisi bizim kızımız ve daha sonrasında
başına gelenler. Neler mi geliyor peki başına? Valla gelmeyen kalmıyor ki! Bir
sürü şey oluyor. Gizemli bir yabancı karargaha sızıyor, etrafta biri
paranormalleri öldürüyor, ex-aşkı kızımıza sadece onun göreceği büyülü şeyler
yapıyor ve en güzeli tüm bu karmaşada kızımız aşık oluyor!! - zaten bu da olmazsa olmaz bir durumdur ama oğlan da cıx hani :) -
Benim bu seri
için de sevdiğim ve komik bulduğum şey küfür yerine “bip” kullanmaları oldu.
Nedenini okuyunca öğrenirsiniz ve bence bu çok komik. Kitabın bazı yerleri oldu
ki kahkaha attım. İşte o yerler de genelde “bip” muhabbetleri oldu :)
Şaşırtıcı
bulduğum şey Raquel’in iç çekişleri oldu. Evet, evet yanlış değil. Her iç
çekişi paragraflık cümlelere denk kadının! Her ne kadar nasıl yaptığı anlamasam
da okudukça canım çekmedi değil şu anlamlı iç çekişleri. Ben çeksem çeksem anca
sıkıntıdan çekerim kadın kitabını yazmış oysaki… Yazar böylece hep okunan sıkıcı yan karakterler yerine farklı bir karakter yaratmış, iyi de olmuş hani.
Bu kitapta en
çok kimi sevdin derseniz tabi ki de deniz kızı Lish’i. Hem komik hem de lafını
esirgemiyor ve kızımızın en iyi arkadaşı. Diğer karakterleri şöyle böyle
sevdim. Aaaa yakışıklı gencimizi unutmayalım onu da sevdim, kızımız UPTA'da
yalnızken ona iyi arkadaş oldu yoksa daha fazlası mı? Bilmem oku gör.
Kitabı bazı
yönlerden cesur buldum eklemeden olmaz. Mesela bir karakteri tanıtıp sana onu
önemli gösterebiliyor ama sonra şak!...birden uff olabiliyor karakter. Ya da sana birinden
bahsediyor umursamıyorsun ama ilerde o kişiyi sana hatırlatıyor önemliymişçesine. Tüm bu
bağlamlarda bence güzel bir kitaptı. Uzun zamandır böyle başına oturup birkaç
saatte bitireceğin genç işi bir kitap okumamıştım. İyi ki de okumuşum çünkü
özellikle kitaplarımın çıkmasını beklerken iyi geldi.
Kitabın eksi yanları yok mu derseniz de var yani. Kusursuz ne var ki sonuçta. Bunlardan biri bazen kitaptaki olayların çok hızlı gelişmesi ve sonuçlanması. Okurken bir kaç yerde heyecanlandırdı ama sonra hevesimi kursağımda bıraktı. Ya da kızımızın bir şeyi öğrenince onu bencilce kendine saklaması. Tamam al megafonunu bağır millete demiyorum ama ne olur yani bir bilene danışsan. Neyse, sinirlerime hakim oluyorum. Bunun dışında da pek beni rahatsız eden bir şey yoktu.
Size de tavsiye
ederim. Keyifli okumalar :)
Yorum Gönder